Triogermila-I

Kategori: Probiyotik

Triogermila-I

Kategori: Probiyotik

Satın Al

Üçlü Etkili Probiyotik Triogermila Şimdi Türkiye'de

Triogermila-I üç farklı bakteri suşunu bir arada barındıran bir probiyotiktir ve flakonda taşıması özelliğine sahiptir.

Triogermila-I toprak bazlı bakteriler her 5 ml flakon içeriği

Bacillus coagulans ELBG02 - 2 milyar koloni

Bacillus clausii BC04- 2 milyar koloni

Bacillus subtilis ELBS12 - 2 milyar kolonİ

Probiyotik Nedir?

Probiotikler, tüketildiklerinde insan sağlığı üzerinde olumlu etki yaptıkları varsayılan mikro organizma topluluklarıdır. Saflaştırılmış probiyotik ürünler, bağırsak flora bozukluğuna bağlı ishallerde bağırsak düzenleyici olarak kullanılabilirler…

Bacillus suşlarının probiyotik olarak değerlendirilmesi hakkında

Kaynak yayın ; Bu çalışmada; Bacillus türlerinin gastrointestinal sistemdeki davranışı, probiyotik olarak etki mekanizmaları ve kullanım olanakları ile ilgili bilgiler derlenmiştir..https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/79035

Kimler Kullanabilir:

4 Yaş üzeri çocuk ve yetişkin bireylerin kullanımına uygundur.

Nasıl Kullanılmalı?

Günde 1 flakon (5 ml, 6x10 milyar kob*)içilir. Kullanmadan önce flakonu çalkalayınız.

(*kob: koloni oluşturan birim miktarı)

Triogermila-I, kullanıma hazır flakon formundadır, açıp direkt içilmesi suretiyle tüketebilir.

Direkt içilerek veya yoğurt vb. yiyecekler ile karıştırılarak kullanılabilir. Tavsiye edilen günlük porsiyonu aşmayınız.

Nasıl Saklanmalı?

Spor formunda olması, Triogermila-I için kullanım ve saklama kolaylığı sağlar.Buzdolabı veya derin dondurucuda saklanması gerekmez,oda sıcaklığında (5-25C) stabildir.Seyahat sırasında güvenle taşınabilir.

Çocukların ulaşamayacağı yerde saklayınız

Hamilelik ve emzirme dönemi ile hastalık veya ilaç kullanılması durumlarında doktorunuza danışınız.

Uyarılar/Önlemler: Takviye edici gıdalar normal beslenmenin önüne geçemez. Sağlıklı yaşam için dengeli ve çeşitli beslenme önemlidir.

İlaç değildir! Hastalıkların önlenmesi veya tedavi etmesi amacıyla kullanılamaz!

Neden Trio-Germila-I?

Triogermila-I üç farklı bakteri suşunu bir arada barındıran bir probiyotiktir ve üç farklı bakteri spor süspansiyonunu tek bir flakonda taşıması özelliğine sahiptir.

Triogermila-I Diğer Ürünlerden Farkı

Triogermila-I Toprak bazlı bakteri suşları içermektedir.

Triogermila-I, içerdiği ÜÇ FARKLI probiyotik suşu sayesinde, sindirim sistemi üzerindeki, düzenleyici etkileri yanında, hem bağışıklık sisteminin uyarılması hem de güçlendirilmesi yönünde, pek çok olumlu etkileri bulunmaktadır.

Kullanıma hazır her flakon tek kullanım olup renksiz, kokusuz, tatsız bir probiyotik süspansiyonudur.

Katkı maddesi içermez , su ve probiyotik bakterilerden oluşur

Çalışma Mekanizması

Triogermila-I içeriğinde bulunan bakterilerin (B.clausii, B.coagulans, B.subtilis) üçü de toprak kökenlidir ve bu özelliği ile her üç bakteri suş’unun doğal olarak spor oluşturma özelliği vardır. Son derece korunaklı bir yapıya sahip olan sporlar, midenin asit ortamını rahatlıkla aşarak bağırsağa ulaşır. Bağırsağa yerleşerek, yaşamaları için optimal koşulları yakalayan sporlar, burada hızla canlı hale dönüşür ve burada çoğalmaya ve beklenen faydalı etkilerini göstermeye başlarlar

İçeriğinde bulunan -toprak kökenli- her üç bakteri suş’u, antibakteriyel tedavi amaçlı sıklıkla kullanılan tüm antibiyotiklere karşı dirençlidir. Bu nedenle, anti-bakteriyel tedavi ile birlikte kullanıldıklarında, kullanılan antibiyotikten etkilenmeden, beklenen faydalı etkilerini gösterirler.

Kullanım Şekli

Ampul formunda -spor süspansiyonu- oluşu, Triogermila-I’ e kullanım ve saklama kolaylığı sağlar. Oda sıcaklığında saklanabilir (buzdolabında saklanması gerekmez), soğuk ve sıcak içeceklerle birlikte alınabilir, seyahat sırasında taşımanın bir mahsuru yoktur.

Uyarılar/Önlemler:

Tavsiye edilen günlük porsiyon aşmayın.

Takviye edici gıdalar normal beslenmenin önüne geçemez.

Çocukların ulaşamayacağı yerde saklayın.

İlaç değildir!

Hastalıkların önlenmesi veya tedavi etmesi amacıyla kullanılamaz!

Hamilelik ve emzirme dönemi ile hastalık veya ilaç kullanılması durumlarında doktorunuza danışınız.

Sağlıklı yaşam için dengeli ve çeşitli beslenme önemlidir.

Probiyotik Nedir?

Probiyotiklerin insanlarda, çeşitli organ mikrofloralarını oluşturan; bakteri, mantar ve mayalar üzerinde, olumlu etkileri olduğu, yapılan bir çok klinik çalışma ile doğrulanmıştır. Bağırsakların flora dengesi bozulduğunda, probiyotiklerin kullanılması oldukça önem kazanır. Seçilen bir Probiyotikten en çok beklenen -en önemli- özellik, midenin asidik ortamını aşarak bağırsağa ulaşabilmesidir. Probiyotikler bağırsağa ulaştıklarında, bağırsak lümenini çevreleyen duvarlara bağlanarak, zararlı mikroorganizmalarla savaşmaya başlar ve böylelikle flora dengesinin yeniden kazanılmasına yardımcı olurlar.

Probiyotik Seçiminde Nelere Dikkat Edilmelidir?

Sindirim fizyolojisi bozulan bağırsağın, flora dengesinin yeniden kazanılması için, probiyotik seçiminde, kullanılan preparatın içeriğinde bulunan probiyotik bakterilerin özellikleri ve etki mekanizmalarının dikkate alınması çok önemlidir. Bu nedenle, uygun probiyotiğin seçilmesi ve kullanılması konusunda doktorunuzun tavsiye ve görüşlerini ön plana alınız. Uygun probiyotiğin seçilmesinde dikkat edilmesi gereken belli başlı hususlar şunlardır;

Mide asit bariyerini canlı olarak aşabilme yeteneği en önemlisidir…

Bağırsak duvarına yerleşip çoğalma kabiliyeti yanında,

Seçilen probiyotiğin antibakteriyel dirence sahip olup olmadığı, antibiyotik kürü ile birlikte kullanma yeteneği ve bu durumda olumlu etkilerini sürdürme yeteneği göz önünde bulundurulması gerekir.

Raf ömrü; içeriğindeki bulunan bakterilerin etkisini tavsiye edilen tüketim tarihi süresince koruyabilmesi de fevkalade önemlidir.

Probiyotiklerin Saklama Koşulları!

Probiyotiklerin sunuldukları preparatın özelliklerine göre değişik saklama koşulları olabilir. Triogermila-I, spor süspansiyonu formunda bir ürün olması nedeni ile, buzdolabında muhafaza edilmesi gerekmez; direkt gün ışığı almamak kaydıyla, çocukların ulaşamayacağı bir yerde, oda sıcaklığı (24°C) civarında muhafaza edilmesi yeterlidir.

Probiyotiklerin Bağırsak Flora Dengesi Üzerindeki Etkileri.

Probiyotikler uygun miktarlarda kullanıldığında, yararlı bir etkileri olan canlı, faal mikroorganizmalardır. Probiyotikler özellikle de koruyucu bağırsak bariyerini güçlendirmeye yardımcı olarak flora dengesinin korunmasına destek olurlar.

Bağırsak Flora Dengesini Korumanın Önemi!

Bağırsak florasının, başta enzim faaliyetlerine katılmak suretiyle; protein, vitamin, mikro elementler ve diğer yararlı maddelerin sentezi gibi sayısız fonksiyonları vardır. Bağırsak florasının ayrıca, bağışıklık sisteminin güçlendirilmesi için -vücuda koruyucu bariyer oluşturma- gibi önemli bir görevi daha bulunmaktadır. Bağırsaklar oluşturduğu bu doğal bariyerler sayesinde, zararlı mikroorganizmaların istilasını önler ve vücudun bağışıklık sisteminin korunmasına yardımcı olurlar. O nedenle, bağırsak flora dengesinin korunması, vücudun bütünsel sağlığının önemli bir parçasıdır.

Bağırsak Florası Nasıl Korunur?

Bağırsak flora dengesi korunması, sağlıklı bir beslenmeye ilaveten; sigara, alkol gibi maddelerden uzak durarak mümkün olabilir. Seyahat ve sıcaklık gibi çevre değişiklik faktörleri de flora dengesini etkileyebilir.

Enfeksiyonlar Bağırsakları Nasıl Etkiler?

Bağırsak enfeksiyonlarının vücuda ana giriş yolu ağızdır. Bağırsak enfeksiyonlarının kaynağı, içinde veya üzerinde zararlı mikroorganizma barındıran gıda ürünleri yiyecek veya içecekler olabilir. Diğer olası bir enfeksiyon nedeni ise antibakteriyel ilaçlarla yapılan tedavidir. Antibiyotik kullanımı, normalde yararlı mikroorganizmalarla dengede olan zararlı bakterileri sayısında beklenmeyen bir artışa neden olabilir. Bunu sonucu olarak, -bir yan etki olarak- enfeksiyon gelişebilir.

Depresyon, Stres Ve Kaygı Florayı Etkiler Mi?

Son zamanlarda bağırsaklara, “ikinci beyin”olarak bakanların sayısında hayli çoğalmakta. Fetus gelişimi sırasında, beyin ve bağırsağın, hormonlar ile alakalı proteinler bakımından aynı maddelere karşı ortak duyarlık gösterdiği saptanmıştır. Bundan dolayı, sinir sisteminin uyarılması sonucu üretilen bazı hormonlar, beyni ve bağırsağı etkilediği gibi bağırsak florasını da etkiler. Sonuç olarak, beyinde meydana gelen her şey, özellikle de stres ve kaygı durumları, bağırsak florasını ve fonksiyonlarını, genel olarak olumsuz yönde etkiler.

Bağırsak Florasının Önemi

Bağırsak florasının, bağırsak lümenini çevreleyen dokuyu ve bu dokuyu meydana getiren hücrelerin fizyolojik dengesi ve çoğalmaları ile ilgili birçok önemli görevi vardır.

Çeşitli organlara yerleşerek -flora oluşturan- mikroorganizma toplulukları, genelde vücudu patojen etkenlerin istila etmesini önleyen bir duvar işlevi görür.

Ayrıca vücudun genel bağışıklık -immün- sistemi ile ilgili yapı taşlarının üretilmesi ve besinlerin sindirilmesine de yardımcı olurlar.

Bunun yanında, besin yolu ile doğrudan alınmayan birçok vitamin, protein ve diğer yararlı maddelerin üretim ve sentezlenmesi süreçlerinde de yer alırlar

Bağırsaklar; kendisini meydana getiren dokuları, hücreleri ve flora organizmaları ile kompleks bir ekosistemdir ve vücudun genel sağlığı üzerinde önemli ve belirleyici etkileri vardır… Sağlıklı kişilerin bağırsak florasında yüzlerce çeşit mikroorganizma türü bulunur. Her bireyin kendine has bağırsak florası vardır. Sağlıklı bir insanda bağırsak florası, vücutla tam bir uyum içinde çalışır. Normal bağırsak florasının oluşumu, oldukça karmaşık bir süreçtir. Anne teması ile gelen mikroorganizmalar, doğumdan sonra insan vücudunda çeşitli organlarda yerleşerek çoğalmaya başlar, zamanla vücut ve organlar ile fizyolojik bir denge oluştururlar… Sindirim sistemi florasında bulunan mikroorganizmalar, sindirim sisteminin farklı bölümlerinde -ağız boşluğu, mide, ince ve kalın bağırsak- farklı oranlarda ve farklı miktarlardadır. Mide ve bağırsaklardaki bakteriler, hariçten gelen bakterilere karşı koruyucu güçlü bir duvar görevi yapar.

Bağırsak Flora Dengesi

Antibiyotikler, hormon ilaçları veya yetersiz beslenme gibi faktörler flora dengesini olumsuz yöne etkileyebilir. Bununla birlikte mevsimsel veya ani sıcaklık değişiklikleri, uzun seyahatler, çevre kirliliği, stres, kaygı gibi durumlar da, duyarlı bir yapıya sahip olan flora dengesini olumsuz yönde etkileyebilir. Böyle durumlarda, “dost bakterilerin” sayısı ve türü azalırken, zararlı bakterilerin sayısı hızla artar ve bu nedenle sindirim sistemi ile ilgili ciddi sağlık sorunları ortaya çıkabilir. Bağırsak florasının belli başlı görevlerini veya fonksiyonlarını aşağıdaki gibi ifade etmek veya sınıflandırmak mümkündür.

Sindirim Fonksiyonu

Bağırsak florasının önemli bir fonksiyonu da besin olarak alınan çeşitli maddelerin yapısını değiştirilmesini (parçalanması, sentezlenmesi) ve yeni maddelerin üretmesidir.

Floranın bu karmaşık fonksiyonları ile yeniden üretilen maddeler, aldığımız besinlerin ön sindirimde rol oynar. Bağırsak ve vücut hücreleri için besin sağlar.

Bunlar ayrıca, vücudun ihtiyacı olan enerjiyi de sağlarlar. Böylelikle, kalın bağırsakta (kolonlarda) devam eden sindirim faaliyetlerine katkıda bulunarak, sindirimin tamamlanmasını sağlarlar

Metabolik Fonksiyon

Bağırsak florası, sindirilen besinlerin emiliminde de rol alırlar. Birçok minerallerin (kalsiyum, magnezyum, demir vb) ve vitaminlerin (B vitaminleri Folik asit, K vitamini ) sentezlenmesi ve emilimi probiyotikler sayesindedir. Probiyotikler enzimler eşliğinde, karbonhidrat ve yağların parçalanması ve sindirime uygun hale getirilmesinde de rol alırlar. Örneğin, karbonhidratların glukoza, yağların kısa zincirli yağ asitlerine dönüştürülmesi gibi. Bu şekilde kasların kalp ve beyinin ihtiyacı olan enerji kaynağı sağlanmış olur.

Koruyuculuk Ve Bağışıklık Fonksiyonu

Vücuda dışarıdan gelen mikroorganizma saldırılarına karşı ilk savunma bariyeri deri ve sindirim sistemi florasıdır. Mide florası, ortamın asitlik derecesini pH:2.0 ye kadar yükselterek, birçok patojen mikroorganizmayı öldürür. Bağırsak florası, hastalık yapan çoğu mikroorganizma ile yarışarak onları bağırsak iç yüzeyinde tutunmalarını mani olurlar, böylelikle ihtiyaç duydukları besin ve enerji maddelerine ulaşmaları da engellenmiş olur. Bunun yanında, bağırsak florası, hastalığa neden olan patojen bakterileri tanıyarak, onları yok etme amaçlı özel maddeler (proteinler) de sentezleme kabiliyetine de sahiptir. Bağırsak florasının en önemli işlevlerinden biri, mikroorganizmalar ile vücudun bağışıklık sistemi arasında yürüttüğü iletişim fonksiyonudur.

Serotonin Ve Bağırsak Mikrobiyotası

Diğer bir adı da mutluluk hormonu olarak bilinen serotoninin %90 dan fazlası bağırsak florasında bulunan bakteriler tarafından sentez edilir. Serotonin beyinin sinir hücreleri (nöronlar) arasındaki iletişimi sağlayan ve beyindeki farklı bölümleri arasında da iletişim sağlayan önemli bir hormondur. Serotonin’in mutluluk hormonu olarak anılmasının sebebi, aşırı stres ve depresyon durumunda kandaki seviyesi azaldığında, yeniden yükseldiğinde depresyon belirtilerinin azaldığının gösterilmiş olmasından kaynaklanır.

Son zamanlarda çokça bahsedilen bazı kuramlara göre, bağırsakların ikinci beyin olarak telakki edilmesine başlanmıştır. “Bağırsak-Beyin Aksı” olarak da tarif edilen bu sistemin, sadece basit bir sindirim işlevi ile ilgili kalmayıp, aynı zamanda duygu durumu, güdüleme, bilişsel işlevler gibi -sinir sistemini ilgilendiren- işlevleri de etkilediği gösterilmiştir. Bağırsak florasının da bu aks üzerinde çok önemli etkileri olduğu gösteren birçok araştırma ve yayın bulunmaktadır.